boş konuşuyorum.

Hikayeme başlamadan önce gerçekten iyi bir şarkı açıp bağıra çağıra, olağan en yüksek sesle dinlemek istiyorum.Sizde yapın, anlatıcaklarım kolay anlaşılır olabilir, emin olmalısınız asla o kadar kolay yaşanmadılar.Şimdi en eskiye dönmenin tam sırası öyleyse,

Bir an için büyüdüğümü düşünerek hareket etmeye başladığım 12 yaşımda kendimi öldürmek istiyordum, amacım sadece durulması gereken yerde duralabilmesini sağlamaktı.-Tabiki hayır öldürmedim kendimi, hala bir intihar faili değilim.Fakat adımın geçtiği yerlerde bulunmamaya özen gösterdim, daha dikkatli ve özenli davranmak zorundaydım.Ünlü değildim.Ünlenebilecek dahi vaktim yoktu, şimdi yazıyorum çünkü beynim sol tarafı olağan dışı uyuşmaya devam ediyor, ne kadar yaşayacağımı bilmiyorum.Yaşımın küçük rakamlardan oluştuğunu kabul edebilicek kadar büyüdüğüme göre ölmek için hazırım demektir.Hala üzerime konan bir teşhisim yok, kanser değilim, şizofren falan da değilim.Fakat olmaması gereken başka belirtilere rastlıyorum kendimde.Henüz bunu haketmediğimi düşünüyorsunuz, aslında pekte haksız sayılmazsınız.Bunu haketmeyecek kadar hazırlıksız bir hastalıktı bu. Duyduğunuzda bunun bir hastalıktan ziyade doğru tedavi ile daha uzun yaşayabileceğimi söyleyeceksiniz. Hayır size inanmayacağım çünkü hiçbir zaman doğru olsun diye başkasının söylediği bir tedaviyi ''son ana kadar'' kabul etmedim.

Şimdi boş konuşuyorum, çünkü tedavi olmak istemeyecek kadar hastalığımı çok seviyorum.

0 Responses to "boş konuşuyorum."

Leave a Reply